Merhabalar.
Veronika Ölmek İstiyor kitabını daha evvel duymadıysanız bile Simyacı kitabını mutlaka duymuşsunuzdur. Paulo Coelho'yu da doğal olarak. Orijinal dili Portekizce olan Veronika Decide Morrer, İngilizce'ye Veronika Decides to Die (Veronika Ölmeye Karar Veriyor), Türkçe'ye ise Veronika Ölmek İstiyor olarak çevrilmiş. Bu ikisinin arasında belirgin bir fark var açıkçası, kitabı okuyunca fark ediyorsunuz. Ancak "Karar Veriyor" diye çevrilseydi dilimize kulağa nasıl gelirdi bilemiyorum, kitap ilgi çeker miydi orası ayrı mesele.
Kendisinden "Simyacı kitabı ile Gabriel García Márquez'den sonra en çok okunan yazar" diye bahsedilen Paulo Coelho, Brezilyalı roman ve söz yazarı. En çok bilinen ve dilimize çevrilen kitaplarından bazıları ise şunlar: Hac (1987), Simyacı (1988), Işığın Savaşçısının El Kitabı (1997), Şeytan ve Genç Kadın (2000), Elif (2010) ve Casus (2016).
Veronika Ölmek İstiyor adlı kitabın, 2009'da Emily Young'ın yönetmenliğini yaptığı ve başrollerini Sarah Michelle Gellar, Jonathan Tucker ve Erika Christensen'ın paylaştığı bir filmi de var. Paulo Coelho, Larry Gross ve Roberta Hanley senaryosunu üstlenmiş.
Ölmeye karar veren ve 11 Kasım 1997 günü bir manastırda kiraladığı odasını temizleyen Veronika ile başlıyor kitap. İntihar etmek için en uygun yolu bulduğuna inanan Veronika, bir kutu ilacı içiyor ve bayılıyor. Uyandığında ise kendisini bulduğu yer bir hastane değil, tımarhane oluyor. "Büyük korku kaynağı olan, ünlü tımarhane Villete..." Bundan sonrası ise Veronika'nın Villete'te geçen günlerini konu alıyor.
Ama.
Birçok okuyucu kitabı umut aşılayıcı, düşündürücü ve muhteşem olarak tanımlasa da ben aynı şeyleri söyleyemeyeceğim. Veronika'nın intihar nedeni inanılmaz derecede normal ve anlaşılabilir bir nedendi. Gereksiz dramaya, çürütülebilecek bir nedene de dayanmıyordu. Lakin buna rağmen yaşama sevinci aşılayamadı bana, hayatım hakkında düşündürmedi yazarın söyledikleri.
Yazarın söyledikleri diyorum çünkü kitabın içindeki her karakter yazarın ağzından konuşuyor. Hiçbirini kanlı canlı hale getiremedim kafamda, hiçbirinin sözünü benimseyemedim çünkü her söz ve düşünce göze parmaktı. Bana ne düşünmem ve ne sonuca varmam gerektiğini söylemesi, anlattığı bütün her şeyin etkisini yitirmesine neden oldu. Bunda karakterlerin tek bir ağız olmasının da etkisi büyük.
Sözün özü, Veronika Ölmek İstiyor hayat hakkında karmaşık düşüncelere sahip olan, yolunu kaybetmiş insanların tekrar düşünmelerini sağlamak istese de bende aynı etkiyi yaratmadı. Koca bir özlü sözler kitabı gibiydi. Simyacı kitabı en çok sevilen ve söz edilen kitabı, ona da bir şans vereceğim. Ancak Coelho'nun başka kitabını okuyacağımı düşünmüyorum yakın zamanda, Kafamız uyuşmadı kendisiyle.
Esen kalın, hoşça kalın.
0 comments :